· Gece Yarısı · Bekleniyorsunuz  · . · Kitaplarım · İMZA GÜNÜME BEKLENİYORSUNUZ... 
Giriş | Kayıt
                
   ÇIKIŞ YAP

Anasayfa

Ziyaretçi Defteri

Haber Başlıkları

Fotoğraf galerisi

Haftanın Şiiri

Oku Yaz ( Forum)

ŞİİRLER

İstatistikler

Faydalı Linkler

Görüşleriniz

Kontrol paneliniz


 
 
 Kanatlı Karınca - Yazan Ve Okuyan: Serdar Yıldırım
 
 Zavallı Çoban
 Cesur Genç İle İyilik Prensi
 Baba Koç İle Kızıl Kurt
 Sepetçi İle Zengin Adam
 Karagöz İle Hacivat Hikayeleri
 Timsah Kıkı İle Hacer

Mazlum Zengin Web Sitesi Forums

Kose Yazilari

Cafer TEMİZ
Fetvacı (Şiir)


Lamia CANAY
Türkiye Nereye?


Mazlum Zengin
Camsız Pencereler (Hikâye)


Seher DUMAN
Piknik Provası


Serhan BİLGEN
Arguvan candır, Arguvan canandır

Pazartesi1573
Salı2144
Çarşamba1928
Perşembe2196
Cuma1345
Cumartesi1991
Pazar2048
Toplam:3342902
En Çok:4412

Bu bölümde Dostların yeni çıkan kitapları tanıtılacaktır.* Şiir Harmanı - Mazlum Zengin * Ağıttan Umuda - Mazlum Zengin * Çal Gayri - Aliye Budak * Varsın Burkulan yüreğim olsun - Aliye Budak

ANTOLOJİ ARŞİVİM

Mazlum Zengin Web Sitesi :: Başlık Görüntüleniyor - ERMENİ VAHŞETİ
 SSSSSS   AramaArama   Kullanıcı GruplarıKullanıcı Grupları   ProfilProfil   Özel mesajlarınızı kontrol etmek için giriş yapınÖzel mesajlarınızı kontrol etmek için giriş yapın   GirişGiriş 

ERMENİ VAHŞETİ

 
Yeni Başlık Gönder   Cevap Gönder    Mazlum Zengin Web Sitesi Forum Ana Sayfası -> HİKAYELER
Önceki başlık :: Sonraki başlık  
Yazar Mesaj
savas33
Newbie
Newbie


Kayıt: Aug 06, 2008
Mesajlar: 16
Nerden: antalya

MesajTarih: Pts Ağu 11, 2008 4:35 pm    Mesaj konusu: ERMENİ VAHŞETİ Alıntıyla Cevap Ver

ERMENİ VAHŞETİ


Birinci Dünya Savaşına girilmiş, Kafkas, Irak, Gazze, Medine, Yemen, Çanakkale, Galiçya cepheleri açılmış, bu cepheler değirmen örneği Anadolu gençlerini üğütmeğe başlamıştı. Savaşın gereği olan çarpışmalarda şehit düşenlerden başka, yüz yıllardan beri kardeş gördüğümüz, vatandaşlarımız olan Ermeni ve Rum azınlıkların Türk halkına yaptıkları insanlığa yakışmayan, hayvanlığa yakışmayan, ancak canavarlığa yakışabilen, işkence değil, işkenceden de öte vahşet uygulamalarını bilmemiz, hiç unutmamamız gerekir.

Ermeniler Rus askerleriyle birlik olup, onlardan büyük destek alarak Kars’ta, Van’da, Muş’ta, Bitlis’te, Erzurum’da, Erzincan’da, Maraş’ta, Adana’da girdikleri her yerde her Türk köy ve kentinde kimi buldularsa ihtiyar, kadın, çocuk ve her türlü evcil hayvanları bile akla gelmeyecek işkencelerle öldürmüşlerdir.
Şimdi o vahşet uygulamalarından belgelerle saptanmış birkaç örnek vereyim:

Yeminli bir ifade tutanağından
Varto civarında on beş köy halkının ayaklarına at nalları çakılarak Hazar gölüne atıldılar. Muş ileri gelenlerinden (adları yazılı) altı kişi koyunlar gibi boğazlandılar.
İç Anadolu’ya göç eden bir kafileye saldırıp hasta, kadın, çocuk ve ihtiyarların sığındığı Tekke manastırı ateşe verilip diri diri yakıldılar.
Sokakta yatan yaralı bir bebeğin ağlaması üzerine bir Ermeni askeri şehit annesinin memesini kesip çocuğun ağzına koydu.

Bazı görgü şahitlerinin ifadeleri:
Vanlı 1900 doğumlu Bekir Yörük; Bitlis’te vali vekili Ömer Bey’e Van’dan rapor
gelirdi. Raporu getiren Mansur Çavuş hüngür hüngür ağlıyordu, sebebi sorulduğunda Van’ın Ermeniler tarafından boşaltılmasından sonra şehitleri toplamağa gittik, Yüzlerce yaşlı kadın, başlarında örtüleri sanki canlı imiş gibi oturuyorlardı. Meğerse hepsini kazığa oturtmuşlar.

Başka bir yerde yarılmış göğsüne bebeği sokulmuş bir kadın cesedi gördük .

“Muşlu 1894 doğumlu Mehmet Resul: Cephede çarpışırken yaralanan dört askerdik, Bitlis tarafına çekilen birliğimizi takip edemeyerek geri kalmıştık. Oralardaki Ermeni çeteleri geldiler, arkadaşlarımızdan Harputlu Hüseyin’in gözlerini çıkararak :”Kalk bak Osmanlı askeri geliyor mu?” Dediler.
Bir askerin sağ tarafının derisinin bir kısmını yüzerek cep haline getirdiler:”Elini sok, bu cepte padişahınızın parası var mı?” Dediler.
Üçüncü askerin uzvunu kesip ağzına koydular:”Bu boruyu çal, Osmanlı askeri yardıma gelsin”. Dediler üçünü de şehit ettiler Beni içlerinde tanıdığım bir Ermeni kurtardı.

Bitlisli Birik Aşit: Bitlis’in Dilan mahallesinde bir evde hamile bir kadın vardı, Ermeniler eve girdiklerinde kadının karnındaki bebeğin kız mı?, erkek mi? Olduğu üzerine bahse girerek süngü ile hamile kadının karnını deştiler .

Karslı Elzade Şahin: Kağızman’ın Kızılveren köyüne on iki köyün halkını toplayıp türlü işkencelerden sonra samanlıklara doldurup diri diri ateşe verdiler

Vanlı İbrahim Sargın: Bir köye baskın yapan Ermeniler bir eve girdiklerinde tandırda ekmek pişiren bir kadın görüyorlar, “bu ekmeğe kebap lazım” diyerek kadının bebeğine süngüyü saplayıp yanan tandıra atıyorlar .

Kağızmanlı Kadı’nın oğlu Aziz Efendi Kars’a giderken Ermeniler tarafından elleri, burunları, kulakları, dudakları kesilerek vücutlarında açılan oyuklara konmuş cesetler gördüğünü söylüyor .

KARS’IN DERECİK KÖYÜ AĞITI

Hey ağalar nasıl diyek derdimiz
Vardı zulmün sonu arşa dayandı
Ermeni islamı kırdı daladı
Mazlumlar amanı arşa dayandı

Mevla’nın takdiri erişti başa
Yüz çevirdi bakmaz kardaş kardaşa
Üç yüz altmış canı yaktı ataşa
Koptu Nuh Tufanı arşa dayandı

Bir cenaze gördüm kan dolmuş yüzü
Portlamış kenara sıçramış gözü
Üç yüz altmış canın sönmemiş közü
Yanan can dumanı arşa dayandı

Bir yiğidi vurmuş yolda koymuşlar
Can teslim etmeden deri soymuşlar
Cep cep etmiş yanlarını oymuşlar
El cepte figanı arşa dayandı

Bir gelin gördüm ayağa kalkmış
Sandım ki canı var yüzüme bakmış
Kafir mismar ile direğe çakmış
Mismar çivi ünü arşa dayandı

Bir hamile kadın davranmış kaça
Ermeni eylemiş hep parça parça
Kılınç ile vurmuş bölünmüş kalça
Akan kızıl kanı arşa dayandı

Çocuğu karnından çıkartmış bakar
Can teslim etmeden süngüye takar
Bebeğin figanı dağ taşı yakar
Dağın taşın şanı arşa dayandı




Tanrı Ermeni’ye vermiş fırsatı
Kesti kökümüzü kırar milleti
Ruz-ı kıyamete kaldı müddeti
İntikamın günü arşa dayandı

Altı yüz altmış can battı kırıldı
Çoğu yandı geri kalan vuruldu
Bu köyün defteri artık dürüldü
Halil’in amanı arşa dayandı


ERZİNCAN KATLİAMI

Türk kuvvetleri Erzincan’a geldikleri zaman kuleler görüyorlar, uzaktan bunları odun kuleleri zannediyorlar, yanlarına varınca Türk insanlarının cesetlerinden oluşturulmuş
Kuleler olduğunu görüyorlar

Erzincan’a gelen Türk askerleri komutanının 12-2-1918 tarihli raporundan:

“Çardaklı boğazından Erzincan’a kadar olan bütün köylerde bir kulübe bile sağlam kalmamak şartıyla tahribedilmiş gördüm. Bahçelerdeki ağaçlar kesilmiş, köylerde bir kişi bile sağlam kalmamıştır. Şehit edilen bu günahsız ve masum halk arasında memeden kesilmemiş çocuklar, doksan yaşını geçmiş ihtiyarlar, parçalanmış kadınlar vardı”.

Erzincan katliamını Rus yüzbaşı Kazimir raporunda, Erzincan’da esir edilen Kafkas topçu komutanı general Odise Lyateze anılarında, gene Erzincan’da esir edilen, katliamı gerçekleştirenlerden Ermeni Haçik oğlu Kirkor da alınan ifadesinde katliam olaylarını daha geniş ve bütün acı ve çıplaklığı ile anlatmaktalar .

Rus subayının raporundan bir alıntı: “....Geçtiğimiz yerlerde hayat kalmadığını görüyordum. Karargâhımın bulunduğu Alaca köyünde cenazeler insanın aklını oynatacak bir halde idi. Bütün çocuklar süngülenmiş, yaşlılar ve kadınlar samanlıklara doldurulup yakılmış, gençler baltalarla parçalanmıştı. Çivilere asılmış ciğerler ve kalpler görülüyordu. .... Erzurum’da da öyle acıklı manzaralar gördük ki insanı, insanlıktan iğrendiriyordu”

Ermenilerin Maraş ve Haçın (Saimbeyli) da da ayni zulüm ve kıyımı uyguladıklarını “Haçın Ağıtı”ndan anlıyoruz.

Bu gün bizi kesiciler
Çengellere asıcılar
Ayan olsun Doğan Bey’e
Urumlu’yu basıcılar


Amir memur demeyerek
Hep bir ipe bağladılar
Bekir-oğlu Ded’ağayı
Demir ile dağladılar

Baş ucunda geziyorlar
İfadeler yazıyorlar
Ayan olsun Doğan Bey’e
Memurları yüzüyorlar

Bebek pişmiş ye diyorlar
Et yapışmış gömleğine
Kıyma Aram Çavuş kıyma
Yavrucuklar ölüyorlar

Mahşer kazanı kurmuşlar
Bebekleri kaynatırlar
Gün görmedik hanımları
Süngü ile oynatırlar .

Burada Ermenilerin Türk Milleti’ne yaptıkları vahşetten sadece birer örnek verebildim. Bu örnekler vardıkları her yerde yüzlerce defa tekrarlanmıştır. Vahşetin boyutunu sizlerin yorumuna bırakıyorum.
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder
hulya
Newbie
Newbie


Kayıt: Sep 29, 2008
Mesajlar: 2

MesajTarih: Prş Ekm 02, 2008 2:59 am    Mesaj konusu: ERMENI VAHSETI Alıntıyla Cevap Ver

Sayin savas33
Bu alinti yazi belgesiz, tutanaksiz Ermeni Soykiriminin yok oldugunu ve Ermenilerin en assagilik insan türü oldugunu tarif etmek icin yazilmis yazilar.

Hani A...o'nun kötü oldugunun altini cizmek icin Terörist, Katil demek yetmiyordu. "Ermeni dölü" demek bunlarin hepsinden daha agir bir assagilama oluyor bu Irkci - Fasistler icin.


Kisacasi Ermeni katliami söyle:
Birinci dünya savasinda Ermeniler Türklerle Ruslar arasinda sikisip kalmislar. Bir tarafta dini bag (Hiristiyan Ruslar) bir diger tarafta Vatan olan Anadolu.
Bu kargasada Ermeni Ceteleri Ruslarla beraber Türklere karsi savasa katiliyor.
24. Nisan 1915 de (yani o mehsur Soykirim tarihi) tehcir kanunu cikiyor.

Bütün Ermeniler (Izmir, Istanbul, Afyon, Malatya, Erzurum Van) Suriyeye sürülüyor.
Kirilma noktasi burda: Türk tarihciler iki yil öncesine kadar sadece dogudaki Ermenilerin savastan korunmak icin sürüldügünü iddaa ediyordu.
Son bulunan belgelere göre bütün Türkiye topraklarindaki Ermeniler Suriyeye sürülüyor.
Halep Valisi Talat Pasaya telgraf cekiyor: Burasi felaket, yollama ölürler diye.
Zaten büyük bir kismi Suriye ye varmiyor bile. Yolda Türk, Kürt ceteleri ve Askerler tarafindan katlediliyor büyük bir kismi. Yani burda Türk tarihcilerin söylediklerin tamamen yalan oldugu ortaya cikiyor.

Zaten tehcir kanunuyla beraber Talat Pasa hapisteki bütün katilleri filan da af ediyor. Bunlar Mahmudiye Bölügü olarak Ermenileri korumakla görevlendiriliyorlar. En büyük katliamlari bunlar yapiyor. Yani katiller özel olarak secilmis ve planlanmis.

Bugün Ermeniler 1,5 Milyon öldürüldügünü iddaa ediyor. Türkler ise sadece 300.000 Ermeni ve 600.000 Türkün öldügünü iddaa ediyor. Türk tarihciler sadece Van da 300.000 Türkün öldürüldügünü yaziyor. Oysa bugün bile Van'da 300.000 Türk yasamiyor. Ayrica Ermeniler 300.000 Türkü öldürdügü zaman Van'da 8. Osmanli Ordusu bulunuyor. Bir Tümen filan degil. Bir Ordu!
Avrupali bilim adamlari 800.000 Ermeni ve 200.000 Türkün öldügünü iddaa ediyor. Hatta bazi bilim adamlari 800.000 rakaminin Atatürk'ün agzindan ciktigini söylüyor.
Son Ermeni arastirmacilari Atatürk'ün yaklasik 100 Ermeniyi ölünden kurtardigini iddaa ediyor.

Birinci Dünya Savasindan sonra hayatta kalan Ermeniler büyük bir cogunlukla Ermenistana ve Fransaya yerlesiyor.

Sonuc olarak, Ermeni tehciri ve katliamlari örgütlü ve devlet emriyle oldugu icin Soykirimi kelimesi kullaniliyor.
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder
savas33
Newbie
Newbie


Kayıt: Aug 06, 2008
Mesajlar: 16
Nerden: antalya

MesajTarih: Pzr Şub 22, 2009 9:51 pm    Mesaj konusu: NASIL BİR ÜLKEDE YAŞIYORUZ Alıntıyla Cevap Ver

BU KONUDA BİR SEYLER SÖYLEMENİN BİR ANLAMI YOK, BU KADAR ERMENİ AŞIGI OLDUGUNU TAHMİN ETMEMİSTİM, KENDİ SOYDASLARINA YAPILAPILAN ZULME ÜZÜLMÜYOR, ERMENİLERE NELER YAPILDIĞINDAN BAHSEDİYOR, KELİMELER BURDA BİTİYOR SÖYLİYECEK SÖZ BULAMIYORUM VE BU ERMENİ SEMPATİZANI BEYİLENLERİ ESEFLE KINIYORUM
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder
Mesajları göster:   
Yeni Başlık Gönder   Cevap Gönder    Mazlum Zengin Web Sitesi Forum Ana Sayfası -> HİKAYELER Tüm zamanlar GMT +10 Saat
1. sayfa (Toplam 1 sayfa)

 
Geçiş Yap:  
Bu forumda yeni konular açamazsınız
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz
Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız

Powered by phpBB © 2001, 2005 phpBB Group
Web sitemiz PHP-Nuke (© 2006) kodlarına sahiptir. PHP-Nuke GNU/GPL lisansı altında dağıtılan ücretsiz yazılımdır.