· Gece Yarısı · Bekleniyorsunuz  · . · Kitaplarım · İMZA GÜNÜME BEKLENİYORSUNUZ... 
Giriş | Kayıt
                
   ÇIKIŞ YAP

Anasayfa

Ziyaretçi Defteri

Haber Başlıkları

Fotoğraf galerisi

Haftanın Şiiri

Oku Yaz ( Forum)

ŞİİRLER

İstatistikler

Faydalı Linkler

Görüşleriniz

Kontrol paneliniz


 
 
 Kanatlı Karınca - Yazan Ve Okuyan: Serdar Yıldırım
 
 Zavallı Çoban
 Cesur Genç İle İyilik Prensi
 Baba Koç İle Kızıl Kurt
 Sepetçi İle Zengin Adam
 Karagöz İle Hacivat Hikayeleri
 Timsah Kıkı İle Hacer

Mazlum Zengin Web Sitesi Forums

Kose Yazilari

Cafer TEMİZ
Fetvacı (Şiir)


Lamia CANAY
Türkiye Nereye?


Mazlum Zengin
Camsız Pencereler (Hikâye)


Seher DUMAN
Piknik Provası


Serhan BİLGEN
Arguvan candır, Arguvan canandır

Pazartesi1573
Salı2144
Çarşamba1928
Perşembe2196
Cuma1613
Cumartesi1991
Pazar2048
Toplam:3343170
En Çok:4412

Bu bölümde Dostların yeni çıkan kitapları tanıtılacaktır.* Şiir Harmanı - Mazlum Zengin * Ağıttan Umuda - Mazlum Zengin * Çal Gayri - Aliye Budak * Varsın Burkulan yüreğim olsun - Aliye Budak

ANTOLOJİ ARŞİVİM

Mazlum Zengin Web Sitesi :: Başlık Görüntüleniyor - Eşkiya dünyaya hükümdar olmaz!
 SSSSSS   AramaArama   Kullanıcı GruplarıKullanıcı Grupları   ProfilProfil   Özel mesajlarınızı kontrol etmek için giriş yapınÖzel mesajlarınızı kontrol etmek için giriş yapın   GirişGiriş 

Eşkiya dünyaya hükümdar olmaz!

 
Yeni Başlık Gönder   Cevap Gönder    Mazlum Zengin Web Sitesi Forum Ana Sayfası -> HİKAYELER
Önceki başlık :: Sonraki başlık  
Yazar Mesaj
ctemiz
Newbie
Newbie


Kayıt: Oct 22, 2007
Mesajlar: 5

MesajTarih: Sal Oca 08, 2008 9:08 pm    Mesaj konusu: Eşkiya dünyaya hükümdar olmaz! Alıntıyla Cevap Ver

Rize yöresi Rize'nin şimdiki adı Portakallık olan Haldoz mahallesindeki bir düğünde kardeşinin bıçakla karnından yaralanması üzerine, kendisine haber verilen Sandıkçı Şükrü olay yerine giderek kardeşini kanlar içinde buluyor ve kardeşini yaralayan Abdi Ağa'nın uşağını (bir anlatıma göre de Abdi Ağayı) orada vuruyor. Bu olay üzerine hapishaneye düşen Sandıkçı Şükrü bir süre sonra bazı arkadaşlarıyla birlikte hapishaneden kaçıyor ve dağa çıkıyor. Sandıkçı Şükrü, dağa çıktıktan sonra, yönetimle işbirliği yaparak kendisini hileyle zehirlemek isteyen biriyle karısı Fadime'yi elinden almak isteyen başka birini öldürüyor. Sandıkçı Şükrü'nün adı bu olaylardan sonra daha da yaygınlaşıyor. Fakirlere bir şey yapmaması zenginlerle mücadele etmesi yüzünden halk tarafından da seviliyor ve destekleniyor. Bu ve benzeri erdemleri yüzünden kendisine yardım edenler çoğalıyor. Sandıkçı Şükrü'nün türküde adı geçen Perilizade adında zengin birine haberler göndererek, yoksullara mısır dağıtmasını istediği, yoksa kendisini cezalandıracağı tehdidinde bulunduğu söylenir. Nitekim Sandıkçı Şükrü'nün isteğini yerine getirmeyen Perilizade'nin mısırlarını adamlarına toplattırdığı ve yoksullara dağıttırdığı yaşlılarca da anlatılır. Rize'nin Camiönü (Arkotil) mahallesinden Hüseyin Kutlu adında Sandıkçı Şükrü dönemine yetişmiş bir yaşlı "Çevrede başı belaya giren Sandıkçı'nın yanına geliyordu. Sandıkçı hem geleni koruyor, hem yardım ediyordu" diyor. Kardeşiyle birlikte, türküde adı geçen Urusba (şimdiki adı Uzunkaya) köyünde eski bir kahvede otururken, zaptiyeler çevresini sarıyorlar. Zaptiye Çavuşu Abbas Çavuş Sandıkçı'nın teslim olmasını istiyor, ancak Sandıkçı kabul etmeyerek Abbas Çavuş'tan çekip gitmelerini istiyor. Zaptiye Çavuşu da bunu kabul etmeyince çatışma çıkıyor. Sandıkçı ve kardeşi Zaptiye Çavuşu ile birkaç zaptiyeyi öldürerek kaçıyor. Sandıkçı Şükrü'nün bu olaydan sonra bir ara yakalanıp zincire vurularak batıya gönderildiği fakat kapatıldığı yerden atlayıp Rizeli sandalcılar tarafından kurtarıldığı anlatılır. Sandıkçı Şükrü'nün Sinop kalesinde tutukluyken denize atladığı ve kurtulduğu anlaşılıyor. Sandıkçı Şükrü'nün yakalanmaması ve her geçen zaman içinde daha çok halk desteği sağlaması üzerine Trabzon Valisi Kadir Paşa önemli sayıda adam toplayarak Sandıkçı'nın üzerine gönderiyor. Sandıkçı'nın üzerine gönderilen süvariler, Kolcu kayıklarının Reisi Varilcioğlu Sadık'ı da yanlarına alıyorlar. Sandıkçı Şükrü Of ilçesinin İkizdere köyü yakınlarındaki Sanlı adlı bir mezrada bir yaşlı kadının evinde otururken ihbar ediliyor. Çevresi atlılarca sarılıyor. Varilcioğlu da yanlarında. Sandıkçı Şükrü teslim olmak istemiyor. Fakat eskiden tanıştığı Varilcioğlu Sadık teslim olursa öldürülmeyeceğini söyleyerek onu ikna ediyor. Sandıkçı Şükrü de buna inanarak tüfeği elinden teslim oluyor. Fakat Varilcioğlu ile zabtiyeler teslim olarak önlerinde yürüyen Sandıkçı Şükrü'yü arkadan kurşunlayarak öldürüyorlar. Türkülerden, gövdesinin şehre getirilerek halka gösterildiği anlaşılıyor. Sandıkçı Şükrü'yü doğrudan gören ve tanıyan Refii Cevat Ulunay, ondan "Yaptıklarına pişman olmuş, fakat affedilmeyeceğini bildiği için teslim olmayan mert bir insan" olarak sözediyor. 1843-1909 yılları arasında yaşamış Rizeli Kahya Salih adında dinci ve tutucu bir şairin de Sandıkçı Şükrü'yle ilgili bir destanı bulunuyor. Karadeniz Türkçesiyle yazılan destanda "Şükri dedikleri bir merd eşkıya"nın "Devlet hükümatina" kurşun attığı için öldürüldüğü anlatılıyor. Kaynak : Anonim Yıl 1341 nefsime uydum Sebep oldu şeytan bir cana kıydım Katil defterine adını koydum Eşkıya dünyaya hükümdar olmaz Sen üzülme anam benim dertlerim çoktur Çektiğim çilenin hesabı yoktur Yiğitlik yolunda üstüme yoktur Eşkıya dünyaya hükümdar olmaz Çok zamandır çektim kahrı zindanı Bize de mesken oldu Sinop'un hanı Firar etmeyilen buldum amanı Eşkıya dünyaya hükümdar olmaz Sinop kalesinden uçtum denize Tam üç gün üç gece göründü Rize Karşı ki dağlardan gel oldu bize Eşkıya dünyaya hükümdar olmaz Bir yanımı sardı müfreze kolu Bir yanımı sardı Varilcioğlu Beşyüz atlıylan kestiler yolu Eşkıya dünyaya hükümdar olmaz
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder
mazlum
Newbie
Newbie


Kayıt: Jul 24, 2006
Mesajlar: 108

MesajTarih: Sal Oca 08, 2008 9:26 pm    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver

Güzel bir yazı gerçek bir hikaye bunu daha önce duymuştum ama ay6dınlatıcı bir yazıyı ilk sefer okuyorum Dedem çok teşekkürler ediyorum paylaşımlarınız için
*
bir yanimi sardi mufreze kolu
bir yanimi sardi var iki oglu
bes yuz atliyinan kestiler yolu
eskiya dunyaya anam hukumdar olmaz
*
yil bin ucyuz kirkbir mevsime uydum
sebep oldu seytan bir cana kiydim
katil defterime adimi yazdim
eskiya dunyaya anam hukumdar olmaz
*
sen aglama anam dertlerim coktur
cektigim cilenin hesabi yoktur
yigitlik yolunda ustume yoktur
eskiya dunyaya anam hukumdar olmaz
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder Kullanıcının web sitesini ziyaret et
sabiha
Newbie
Newbie


Kayıt: Dec 25, 2009
Mesajlar: 11

MesajTarih: Pzr Oca 03, 2010 12:31 am    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver

Emeğinize sağlık, sayenizde çok sevdiğim ezginin hikayesini öğrenmiş oldum.
Çok teşekkür ederim ve devamını bekleriz.
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder
Mesajları göster:   
Yeni Başlık Gönder   Cevap Gönder    Mazlum Zengin Web Sitesi Forum Ana Sayfası -> HİKAYELER Tüm zamanlar GMT +10 Saat
1. sayfa (Toplam 1 sayfa)

 
Geçiş Yap:  
Bu forumda yeni konular açamazsınız
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz
Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız

Powered by phpBB © 2001, 2005 phpBB Group
Web sitemiz PHP-Nuke (© 2006) kodlarına sahiptir. PHP-Nuke GNU/GPL lisansı altında dağıtılan ücretsiz yazılımdır.